konya mutfağı

Author: LUGAS // Category:
Sonuçta yemek bloğu...
Önceki yazımda da belirtmiştim. Gezip gördüklerimi değil, yediklerimi yazacağım diye. Daha yolculuk başlamadan düşünmüştüm Konya mutfağını yazmayı. Durum böyle olunca, biz Çılgın Blogcular Esma ve Mine (Dileğin tabiri) gezi boyunca yemekleri kızların yemesine fırsat vermeden fotoğraf çekmeye çalıştık.
-Dur yemee! Bozma! fotoğraf çekicem:))
-Hadii karnım çok acıktı!!
Yemek öncesi dialoglar hep böyleydi:)

KONYA'DA NELER YEDİK?
Neler yemedik ki? Cumartesi sabah bizi rehberimiz karşıladı. Önce otele gidip eşyalarımızı bıraktık. Hemen ardından kendimizi Konya sokaklarına attık..

İlk durağımız 'Sille Konak' oldu. Uzun bir gece yolculuğundan sonra, güneşli bir Konya sabahında açık havada kahvaltı çok iyi geldi..

Öğle yemeği içinse 'Konya Mutfağı' adlı, Konya'nın tüm yöresel yemeklerini hakkıyla yaptığını düşündüğüm bir restorana gittik..Bab-ı Esrar'da Karen Kimya, Konya'nın meşhur kuru bamya çorbasını içiyordu. Biz de bir deneyelim dedik ve çok beğendik. Çok küçük kuru bamyalardan salça ve et suyuyla yapılmıştı. Kızlar evlerinde de bu tadı denemeyi çok istediler ama denk gelip de alamadık kuru bamyayı..

Kıymalı kimyonlu yaprak sarma...
Bu kez fotoğraf çekmekte biraz geç kalmışım. Bu sarmayı pek sevmedim aslında. Belki içindeki kimyon tadından belki de Ege'nin zeytinyağlı ekşimsi yaprak sarmasının yerine hiçbir sarmayı koyamadığımdan..

Kıymalı su böreği nefisti..

Tirit.. Köfte pide üzerinde sarımsaklı yoğurtlu sosla servis edildi..

Sebzeli Közleme.. Hünkar beğendinin değişik bir versiyonu...

Tandır Kebabı..
Bizim Kurban Bayramlarında yaptığımız Sura'ya benziyordu. Kırmızı eti seven birisi olarak her üç et yemeğini de severek yedim. Tabi azar azar..

Sıra tatlılara geldi. Saç Arası...
Şuruplu tatlılarla pek aram olmadığı halde beğendim.
Höşmerim...
Benim bildiğim höşmerim tuzsuz peynirden yapılır ve rengi sarı olur. Bu yediğimiz nefis bir un helvasıydı. Garsondan kaymak ile yapıldığını öğrendik. Neşecim bu helva senin için..
Gezimizin en unutulmaz yiyeceği:))
İlk gün öğle yemeğinde yukarıda görünen tüm yemekleri bir arada yiyince, akşam yemeğine pek yer kalmamıştı. Ama öyle değilmiş :)
Akşam Sema gösterisine gitmeden önce sadece salata yemek için otelin restoranına geçtik. Masalarda biber turşusu ve pideler bizi bekliyordu. Tazecik ve tam karar acılı biber turşularına hepimiz bayıldık. Gerçekten nefisti... Öyleki garsonla görüşüp bize bu turşulardan vermesi / satması veya satın alabileceğimiz yeri söylemesi için neredeyse yalvardık:) Ama malesef otelin kendi yaptığı özel bir turşuymuş ve vermesi mümkün değilmiş..
Tabii biz bu güzel iştah açan turşulara dayanamayıp oturup hepsini yedik. Sadece onları yesek neyse, fiks menüde olan tüm yemekleri de yedik :))
Sonra hem söylenerek, hem gülerek hızlı bir tempoyla Mevlana Kültür Merkezi'ne yürüdük. Salona girdiğimizde o ruhani havaya bürünmemiz biraz zaman aldı :)))) (Dilek bunları yazarken bile gülme krizine girdim.)
Etli Ekmek...
Rehberimiz bizi bu kez Konya'nın en güzel etli ekmeğini yapan Meram yolu üzerindeki 'Havzan' a götürdü. Bizim kıymalı pideye çok benziyordu. İnce çıtır çıtır hamuru ve 1.5 metrelik servisiyle çok güzeldi.

O kadar yemeğin üzerine Meram'ın panaromik manzarasını seyrederek içilen nefis bir Türk kahvesi. Burada artık bizim rehber de dağıldı. Kızcağız bizim grubun hikayelerini dinledikçe gülmekten kırıldı...
Pilates seansları, metabolizma çayları, zeytinyağlı brokoli derken..
Ardından Konya'nın lezzetli yemekleri...Gezimiz kadar güzeldi...

0 Responses to "konya mutfağı"

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...